Ey Rabbimiz! Doğrusu sen, kimi cehenneme koyarsan, artık onu rüsvay etmişsindir. Zalimlerin hiç yardımcıları yoktur. Ey Rabbimiz! Gerçek şu ki biz, “Rabbinize inanın!” diye imana çağıran bir davetçiyi (Peygamber aleyhisselamı ve onun tebliğ ettiği Kur’ân’ı) işittik, hemen îman ettik. Artık bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört, rûhumuzu iyilerle beraber al. Ey Rabbimiz! Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla va’d ettiklerini de ikram eyle ve kıyamet gününde bizi rezil-rüsvay etme. Şüphesiz sen va’dinden caymazsın.”2
Kur’ân-ı Kerîm’de tefekkür ve tezekkürü hatırlatan pek çok âyet-i kerîme var.1 Bunlar içinde Âl-i İmrân sûresine bakıyoruz; şöyle buyruluyor: “Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündü...
Dergi yazılarını okumak için abonelik gerekmektedir!
YORUMLAR
-
İlk yorumu yapan siz olun!