AYIN SOHBETİ

Mahmud Sami Ramazanoğlu

Muhterem Okuyucularımız, BU mühim yazı dizisini kaleme almamıza cüret etmek mecburiyetinde kalışımızın sebebi, gerek halihazırdaki gerekse istikbaldeki nesle büyük bir Allah dostunu tanıtmak, hakîkî mürşid-i kamillerin ne olduğunu bildirmek ve sevdi...


Kur'an-ı Kerim' le İlgi Dereceniz

BİR hoca efendi tanıdım. Kur'an dili Arapça'yı bilmediği için onun yüce mealini ezberlemişti. Sohbet esnasında yeri geldikçe mealleri hemen okuyordu. İlk bakışta insanın aklına bu da mümkün olur mu diye geliyor. Ama niye olmasın. Bu bir aşk ve iştiy...


Vermek... Vermek... Gene Vermek

ÜSTAZ hazretlerinin sehavetleri, lisana gelmez, kalem ile tarif edilemezdi. Bizim yazabildiğimiz deryadan katre mesabesinde bile değildir. Geçimlerinin en dar olduğu bir zamanda idi. Adana'da hizmet gördükleri, muhasebeceliğini yaptıkları müessese s...


İnsanlık Değeri Tevâzû

BİLHASSA tevazu ve alçak gönüllülükleri tarife sığmaz, lisan ile anlatılamazdı. Bila istisna herkesi kendilerinden üstün görürlerdi. Herkesin horladığı, küçük ve hakir gördükleri diyanet-perver acizlerin, miskinlerin ziyaretlerine gider, kendilerinde...


Salihlerle Beraber Olmak

Ekseriya Sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz hazretlerinin ve ashab-ı kiram hazeratının menakıblarından, bilhassa fazla tafsîlatlı olması bakımından Selman-ı Farisi -radıyallahu anh- efendimizin ibretli menakıbını sık sık okurlardı. Bu pek şerefli...


Cemiyet Hayatımızda 60 Yıllık Edep Farkı

ÇOCUKLUĞUMUN ERENKÖYÜ Takriben yedi sekiz yaşlarında idim. Çocukluğumun Erenköy'ünde geçmesi bakımından, o zamanın bilhassa Erenköy'ündeki halkın birbirlerine karşı, samimiyet, muhabbet ve nezaketlerini düşündüğümde, günümüzle mukayese eder de, çok ...


Cemiyet Hayatımızda 60 Yıllık Edep Farkı

1927 İstanbul'undan Çizgiler... Kul hakkından, borçlanmaktan ve borçlu kalmaktan çok korkulurdu. Borçlu olan açlığa bile razı olurdu da gene borcunu vaktinde öderdi. Bu ahlaka sahip olduğu için istediği zaman herkesten ödünç alabilirdi. Çünkü dürü...


Tasavvuf Üzerine-1

Tasavvuf, nihayeti olmayan bir ummandır. Bütün kainatı içine alan ilm-i ilahidir. (Marifetullah ilmidir). Bu, tarif edilemez, ancak herkes nasibine anlayışına, derecesine göre söz eder. Fahr-i Kainat Efendimiz Hazretleri bile: "Ya Rab! Ben seni nas...


Tasavvuf Üzerine-2

TASAVVUFUN KÖKLERİ Marifet alemi (tasavvuf) çok değişikdir. Kimi insan marifet alemi dendiği zaman bir köy kadar bilir. Bazısı bir kasaba kadar büyük bilir. Bazıları da, bir koca ülke kadar gözünde büyütür. Bazılarıda, dünyayı ve ahireti tahayyül ed...


Tasavvuf Üzerine -3-

GAYEYİ BİLMEK Alaeddin Attar -kuddise sirruh- buyurur. Muhammed Parisa k.s.'dan naklen: Riyazetden gaye, cismanî, alakalardan sıyrılıp ruh ve hakikat alemine yönelmektir. Sülükdan murad ise, müridin kendi irade ve cehdiyle hak yoluna mani olan alak...