Osmanlı Sultanları, gece gündüz devlet işleriyle uğraşan insanlardı. Ancak onlar da nihayetinde bir kuldu. Kendilerine has bir manevi dünyaları vardı. İbadetlerinde titiz, dinî konularda incelik sahibiydiler. Hususen üç aylar geldiğinde alışılageldik...
Her kavramın iğdiş edildiği seküler dünyada, ne yazık ki “cihad” da bundan nasibini almıştır. Manevi tarafı ayıklanmış sırf maddi cihad vakıası Müslümanları ulvî gayelerden bigâne ve azade bir kavganın içine sürüklemiştir. Dava, madde ve mananın bir
Oyunların arkasında psikologlar, tasarımcılar, müzisyenler, sosyologlar, çocuk gelişim uzmanları, reklam şirketleri, pazarlama uzmanları, bağımlılık uzmanı doktorlar var. Hepsi çocuklarımızı oyunun başında daha fazla tutmak için çalışıyorlar. Oyunlar
Dünya halkları uyanıyor, özellikle Batı'da insanlar İslam'ı araştırıp aslında bu dinin, gösterildiğinin aksine, ne kadar muhteşem bir inanç kaynağı olduğunu anlıyorlar. Bu dünyaya ait her şeyden mahrum bırakılan Gazzeliler, bu dünyanın ötesinde bir h
Yıllar önce aynı mekânda Müslüman, Yahudi ve Hıristiyan demeden kılıçtan geçirilen sivil halk vardı, bugünse şehirde tüm gücüyle esen eman rüzgârları hâkimdi. Fidyesini veremeyen yaşlıların, kocasını kaybetmiş dul kadınların hiçbir karşılık ödemeden
07.10.2023 tarihinden itibaren bütün Dünya’nın gözü önünde devam eden saldırılarında İsrail, yukarıda sayılan fiillerin pek çoğunu en üst düzey yetkili olan Başbakan Netanyahu emir ve komutasında sistematik şekilde işlemektedir. Bu konuda dünya kamuo
Zikir meclisleri sadece Allah’ın isminin anıldığı meclisler değildir. Allah’ın emir ve nehiylerinin, helal ve haramının, sevip râzı olduğu ve sevmeyip râzı olmadığı şeylerin anlatıldığı meclisler de zikir meclisleridir. Hatta bunlar diğerlerinden dah
Sâmi Efendi rahmetullahi aleyh, Musâhâbe, Bedir Gazvesi, Uhud Gazvesi, Tebûk Gazvesi isimli eserlerinde Cenâb-ı Hakkʼın cihad buyruklarını, Peygamber Efendimiz’in -sallallâhu aleyhi ve sellem- ve sahâbe-i kirâmın cengaverliğini, şecaatini öyle canlı
Hz. Peygamber’in (ﷺ) sofrası israftan ve aşırılıktan uzak ve sadeydi. Oruçlu olduğu zaman bile iftar edeceğinde özel yiyecekler talep etmez, yemek ayırmaz, sofrasında ne varsa onunla iftar ederdi. Allah Resulü (ﷺ) yemekten önce ve sonra ellerin yıka
Muhterem Okuyucularımız; Peygamber Efendimiz, “Komşusu açken tok sabahlayan bizden değildir!”[i] buyurmuş. Hazret-i Mevlânâ bu hadîs-i şerîfe şunu eklemiş: “-Şems bana şunu öğretti: «Dünyada bir kişi üşüyorsa, ısınmaya hakkın yok!..»” Bu konuda d...
