Fikirden tefekkür yani tevâcüd denilen vecdi arama hali doğar. Tefekkür tek noktada sabitlenince mananın kalbde hissedilmesiyle vecd doğar, manaya sahip oluruz. Daha derin murakabede bu vecd hali bizi tamamen kaplar ve etkisi altına alır ki işte bu g
Âkif merhum, dünyada başarının olduğu kadar, âhiret boyutlu "bekâ emeli"nin de çalışmaya ve geride bırakılan esere bağlı olduğunu vurgular ve bu konudaki yanlışa açık şekilde dikkat çeker
Bir gün namaz sohbetinde hem velilere hem de çocuklara Peygamber Efendimizin sav “Yedi yaşına geldiklerinde çocuklarınıza namazı emredin” uyarısını hatırlatmak için şöyle sordum: Yedi yaşında olup beş vakit namazını kılanlar var mı? Baktım salo...
Ömrünü hizmete bilhassa da ilim hizmetine vakfetmiş bu güzel insandan dünyaya yetişmiş ve yetişmekte olan binlerce talebe, birçok eser ve hoş seda kaldı. İşte ümmete ve insanlığa adanmış bir ömrün abideleşmiş sonucu; 22 okul, 6 okul öncesi anaokulu,
Pazara geldik. Hem domates etiketlerine bakıyordum hem satıcıların yüzlerine... Tecrübeme dayanarak yüzlerine bakıyorum çünkü kiminle pazarlık yapabileceğimi araştırıyorum. Öyle yüzler var ki onlarla pazarlık yapmak imkânsızdır.
10. ve 11 yy. arasında yaşamış olan Müslüman alim İbn-ül Heysem, karanlık odanın (camera obscura) ilk defa kullanımını göstermiş, daha sonra bu gelişme fotoğraf makinesi ve sinemanın doğuşuna ilham olmuştu. İbn-ül Heysem’den yaklaşık 800 yıl sonra Ed...
“Bedeni beslemek için sanat öğrendin; Ruhunu beslemek için de din sanatını öğrenmeye çalış! Sanat ve meslek yüzünden dünyada giyinmiş, kuşanmış ve zengin olmuşsun; ya ahirete gidince ne yapacaksın? Bu dünyada iken bir sanat öğren ki, ahirette işine
Âlimlerimiz/fakihlerimiz bizleri Allah’ın bizden murat ettiği şekilde bir hayat sürmeye yönlendiren rehberlerimizdir. Ahiret yolunun kılavuzlarıdırlar. Bu rehberlik vazifesini üstlenmiş olan âlimler peygamberlerin varisi olan kişilerdir. Peygamber ma
Hedefleri dünya veya ahiret olan kimselerin hali yüzmek için denize giren kimselerin hali gibidir. Batarım, boğulurum korkusuyla telaş gösteren kimse gerçekten batar, telaş göstermeyip kendisini denize bırakan kimse ise batmaz. Bunun en açık ispatı;
deizm bazılarının iddia ettiği gibi insanlığın bugünkü akli seviyesi ile dinlerin baskılarından kurtulup icat ettiği hümanist, rasyonalist bir tavır değil arkaik dönem pagan kültürünün hâkim unsurlarının hevâ ve hevesleri uyarınca iktidarlarını sınır
