GÖNÜL BAHÇESİNDEN

Rızâ

Mâsivâ, yâni Allâh'dan gayrı bütün varlıklar, en basitinden mükemmeline doğru bir hiyerarşiye tâbî olarak yaratılmıştır. Bu hiyerarşinin zirve noktası insandır. Çünkü o, Rabbin bütün celâl ve cemal sıfatlarından nasîb almış bir varlıktır. Bundan dola...


Gurbet

Tasavvuf, insan fıtratında mevcûd olan ulvîliklere âid temâyülleri, sohbet, zikir, riyâzât ve ihlâs ile geliştirerek ham insandan "insan-ı kâmil" hüviyetini ortaya çıkarmaktır. İnsanlarda istîdâd ve iktidarlar muhtelif olduğundan, tasavvufun metodlar...


En Ulvî Kelâmı Güzel Okumak

Sesler ve nefesler, Cenâb-ı Hakk'ın ilk fermânı olan {REF Yaratan Rabbinin adıyla oku!} emri mûcibince Kur'ân sadâsı ile şeref ve izzet kazanmıştır. Allâh Rasûlü -sallâllâhü aleyhi ve sellem- buyururlar: "Kur'ân'ı seslerinizle süsleyiniz (onu güzel ...


Üsve-i Hasene

Cenâb-ı Hakk, imtihân-ı ilâhî îcâbı olarak insanı fısk ve takvâ esaslarıyla techîz etmiş; onu hayra da şerre de müsâit bir keyfiyetle muttasıf kılmıştır. Bu itibarla dînin gâyesi, bu şekilde zıd tecellîlere mazhar olan insandaki nefsânî menfîlikleri ...


İmân ve İmtihân

Tasavvufun başlıca gâyesi, ham insanı ihlâs ile tezyîn ederek kâmil insan hüviyetine kavuşturmaktır. Çünkü insan, kendisini Rabbine vâsıl edecek kudret akışları ve Rabbânî sırlarla techîz edilmiş olan şu kâinâta, ebediyyet âlemine hazırlanmak için ge...


Aile Yuvası

Cenâb-ı Hakk vahdâniyyeti kendisine münhasır kılmış, bütün mahlûkâtı çift olarak halketmiştir. Aralarına da cezb ve incizâb kanunu koyarak maddî ve mânevî kemâli, birbirleriyle bütünleşmelerine bağlamıştır. Hiç şüphesizdir ki, eşref-i mahlûkât olan i...


Kosova'dan Günümüze Şehîdlik

Şehîdlik, zâhirde dünyâ nîmetlerinin en değerlisi olan hayâtı, Allâh yolunda ve severek fedâ etmektir. Lâkin sâdece zâhirî hayâtı fedâ etmek şeklinde anlaşılan şehîdliğin, bir diğer yönü de, vücudhayâtiyyetini devam ettirdiği halde dahî, onun mânen a...


Hayat ve Ölüm

Cenâb-ı Hakk, insanın idrâkini, ancak zıdlıklarla kavrayabilen bir yapıya sâhib kılmıştır. Bu sebepledir ki âlemde, zıdlık asıldır. Dolayısıyla zıdlık ne kadar tam olursa, idrâk o kadar berraklaşır. Muhabbet nefretle, güzel çirkinle, hayır şer ile, a...


Ramazan-ı Şerîf ve Oruç

Oruç ayı olan Ramazan-ı Şerîf, feyizli bir hayatın yaşandığı mübârek bir mükâfât ayıdır. Nâil olduğumuz sayısız nîmetlerin kadrini hatırlatan bu ayda, fânî lezzetlerden vazgeçip bâkî lezzetlere nâil olmanın sırrına, Hakk Teâlâ'nın emir buyurduğu oruç...


Mağrifet İklîmi

Cenâb-ı Hakk'a sonsuz hamd ü senâlar olsun ki, Ramazan-ı Şerîf'in mağfiret iklîmi, mü'minleri bir rahmet bulutu gibi gölgesi altına aldı. Ramazan-ı Şerîf ki, İslâm'ın dört şartının heyecanla yaşandığı mübârek bir aydır. Rûhu incelterek derinleştiren...