GÖNÜL BAHÇESİNDEN

Hazreti Peygambere (s.a.) Muhabbet

Kelime-i Şehadet Sarayının Sultan-ı Rusülü İlahî muhabbet sâikıyla yaratılan kâinâtın ve onun özü durumundaki insanın aslî cevherini Muhammedî nûr teşkîl eder. Bu cihetle hakîkat-i Muhammediyye, muhabbet saltanatının zuhûr aynasıdır. Varlığı gölges...


Gecedeki Sır

Cenâb-ı Hakk'ın geceye verdiği kıymet ve onun içine yerleştirdiği sırlar, sayısızdır. Bu hususta Rabbimizin: (el-İnşikâk, 17); (ed-Duhâ, 2) ve: "Kararmaya yüz tuttuğunda geceye; ağarmaya başladığında sabaha andolsun!» (et-Tekvîr, 17-18) şeklinde kase...


Ölümü Güzelleştirmek

Ölümü güzelleştirmek, gayr-i irâdî tahakkuk edecek olan ölüm gelmeden evvel, hadîs-i şerîfteki: "Ölmeden evvel ölünüz!" sırrı ile fânî varlıkta nefsin menfî ve çirkin hallerini irâdî olarak yok etme olgunluğuna erişebilmek ve ham insandan kâmil insan...


Ruh ve Cesed (Pâdişâh ve Câriye)

Mükerrem ve mükemmel yaratılan insan, diğer mahlûkattan farklı olarak iki rûhtan ibarettir. Biri, bütün mahlûkatta mevcûd olan "cân"dır ki, cesedle beraber son bulur. Diğeri ise: "Ona rûhumdan üfürdüğüm..." âyet-i kerîmesinde beyân buyurulduğu vechi...


Kur'ân-ı Kerîm Karşısında Mes'ûliyetimiz

İnsanı en mükemmel bir sûrette halketmiş bulunan Cenâb-ı Hakk, onu akıl, idrâk ve iz'an gibi müstesnâ meziyetlerle donatmıştır. Bu meziyetlerin tabiî ve mantıkî neticesi "mes'ûliyet"tir. Varlıklar içinde eşsiz bir mevkîi hâiz olan insanoğlunun en büy...


Nur ve Zulmet

Cenâb-ı Hakk, insan idrâkini ancak zıdlıklar yoluyla hakikate ulaşabilecek bir vasıfta yaratmıştır. Bundan dolayıdır ki, âlemimizde zıddı olmayan şeyin insan idrâkine sığması imkânsızdır. Gerçekten hayrı şer ile, güzeli çirkin ile, doğruyu eğri ile v...


O, Ne Güzel Kuldu!

Geçen sene 16 Temmuz 1999 Cuma günü Rabbin azametli âlemine yüce bir rûhu yolcu etmiştik. O, zâhirde beni, hakîkatte ise kendisinden feyz almış bulunan nice insanı birer mânevî yetîm olarak bırakıp âhırete intikâl eden Mûsâ Efendi -kaddesallâhu sırr...


Sâlih ve Sâdıklarla Berâber Olmak

Kalbin mâsivâdan muhâfaza edilmesi ve dâimâ hayır telkînlerine muhâtab kılınması için, rûhâniyetlerinden feyz alınabilecek gönül ehli sâlih ve sâdıklarla ünsiyet zarûrîdir. Çünkü her uzuvda bir irâde bulunmasına rağmen yalnız kalbde irâde yoktur ve k...


Öfkeyi Yenmek

İlâhî güzellikler manzûmesi hâlinde dünyâya gelen insan, nefsinde gizlenen fısk u fücûr ve rûhâniyetinde bulunan takvâ temâyülleri ile baş başa bırakılmıştır. Yâni insan, hayra da şerre de meyyaldir. Bu bakımdan nefsi tezkiye, kalbi tasfiye ve ahlâk...


Hırs, Hased ve Kanâat

İnsanoğlu hayra da şerre de meyyâl bir fıtrat ve istidad ile yaratılmıştır. Bu âlemin bir imtihan âlemi olmasına bağlı bulunan ve ilâhî tâyin ve takdîr ile gerçekleşen şu keyfiyet, âdemoğlunun hayır-şer, güzellik ve çirkinlik arasındaki ebedî medd ü ...