Dilek
Ne kadar kolay bir insanı tüketmek Ne kadar kolay çiçekleri koparmak Çocukları ağlatmak İşgal etmek haksız yere bir yürek ülkesini Ve bir gülümsemeyle bile olsa Teselli etmemek acı çekeni Ne kadar kolay...
Ne kadar kolay bir insanı tüketmek Ne kadar kolay çiçekleri koparmak Çocukları ağlatmak İşgal etmek haksız yere bir yürek ülkesini Ve bir gülümsemeyle bile olsa Teselli etmemek acı çekeni Ne kadar kolay...
Hoş fıtratım, hür irâdem; “Sen’i” ister, Sen’i yâ Rab!.. Her lâhzada dolan vadem; “Sen’i” ister, Sen’i yâ Rab!..
Bırak geçsin üzerinden zırhlılar Nasılsa bu devran döner şehidim Göklerin sahibi sofra hazırlar Çektiğin acılar diner şehidim.
Efendiler efendisi, Muhammed’dir Efendim, Muhammed’ül Emin, can Ahmet’tir Efendim
Ömür kilimini her gün dokudum, Döndüm baktım her şey, boşumuş meğer! Hayat kitabımı tek, tek okudum, Pek çoğu nafile işimiş meğer!
Kesrete bakıp vahdeti Gören gözler gerek bize Baharları müjdeleyen Yorgun güzler gerek bize
Öyle duruyorsun ki, Hayran olup da geldim. Gül dalında duran gül, İnan seni çok sevdim.
Dinle ne söyler üç ayların dili İçinde Regaip Berat kandili Eser bu aylarda Miracın yeli Kıymet verip kutlayalım ayları
Gecenin karanlığında andım seni sultanım. Pencereden seyrediyorum alemi,
Kar yağıyor Ben bir küçük kibritçi kız ıssız soğuk sokakta Hayata biraz daha tutunmak için Canımdan kopardığım umutları yakıyorum Her biri sönüp gittiğinde Ölüme bir adım daha yaklaşıyorum